Necmettin Erbakan Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi

DSpace@Erbakan, Necmettin Erbakan Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve yayınların etkisini artırmak için telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.

 

Güncel Gönderiler

Öğe
Müzik eğitimi anabilim dalı öğrencilerinin ve öğretim elemanlarının müzik öğrenme ve öğretim yaklaşımları dersine ilişkin görüşlerinin incelenmesi
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Tavgaç, Ece; Çakırer, Hüseyin Serdar
Bu araştırma, müzik eğitimi anabilim dalı öğrencilerinin ve öğretim elemanlarının görüşleri ile müzik öğrenme ve öğretim yaklaşımları dersinin öğretim sürecine ilişkin teorik ve uygulamalı sonuçların saptanması, müzik eğitimi anabilim dalı öğrencilerinin dersin sonunda kendilerini yeterli hissetme durumlarına bakılarak müzik eğitimi verebilme becerilerine ışık tutmak, var olan durumun tespit edilerek karşılaşılan sorunların ortaya çıkarılması ve alınan görüşler doğrultusunda değerlendirilip öneriler getirilerek, müzik eğitimi anabilim dallarındaki müzik öğrenme ve öğretim yaklaşımları dersinin geliştirilmesine katkı sağlanmasını amaçlayan, karma araştırma yönteminin kullanıldığı tarama modelli bir araştırmadır. Araştırmanın evrenini Türkiye’deki Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dallarında, üçüncü ve dördüncü sınıfta öğrenim görmekte olan müzik öğretmeni adayları ve Müzik Öğrenme ve Öğretim Yaklaşımları dersini veren öğretim elemanları oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini ise, Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı ve Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı üçüncü ve dördüncü sınıfta öğrenim gören 121 öğrenci ile bu üniversitelerde MÖÖY dersini veren öğretim elemanları ve Balıkesir Üniversitesi Necatibey Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı MÖÖY dersini veren toplamda 5 öğretim elemanı oluşturmaktadır. Bu araştırma karma desenli bir araştırmadır. Veri toplama aracı olarak uzman desteği ile hazırlanan anket formu ve yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Anketten elde edilen veriler SPSS programı, anova ve t testi kullanılarak analiz edilmiş, bulgular yüzde (%) dağılımları ile tablolaştırılmıştır. Görüşme formundan elde edilen veriler ise içerik analizi yöntemi kullanılarak çözümlenmiş ve yorumlanmıştır. Araştırmanın sonucunda öğrencilerin verdiği cevaplara göre MÖÖY dersi öğretim sürecinde özel öğretim yöntemlerinden Orff-Schulwerk yönteminin yaygın olarak kullanıldığı, online eğitim sürecinde zorluklar yaşandığı yaşanan zorlukların öğretim sürecini büyük ölçüde etkilediği, MÖÖY dersinin sonunda kendilerini yeterli hissetme durumları incelendiğinde gitar anadalı öğrencilerinin diğer branşlardaki öğrencilere göre kendilerini daha yeterli hissettiği sonuçlarına ulaşılmıştır. Öğretim elemanlarının MÖÖY dersinde yapılan uygulamalı çalışmalar konusunda verdikleri bilgiler doğrultusunda online eğitim sürecinin zor ve verimsiz bir süreç olduğu, üç öğretim elemanının dersin dönem süresi ve haftalık ders saati süresini yeterli bulmadığı sonuçlarına ulaşılmıştır. Araştırmanın sonunda çıkan sonuçlara bakılarak dersin daha verimli hale getirilmesi için dersin verildiği dönemin ikinci sınıf değil dördüncü sınıfa yakın bir dönemde olması, iki saat olan ders saatinin arttırılması, öğrencilere sunulan ankette yer alan verilere göre derslerde daha yaygın olarak üzerinde durulan Orff-Schulwerk yönteminin yanında diğer yöntemlerin de (Kodaly, Dalcroze,Suzuki) dersin daha kalıcı ve zengin olması açısından içeriğe daha fazla dahil edilmesi önerilerinde bulunulmuştur.
Öğe
Türkçede sayılarla kurulan birleşik kelimelerin kavram alanı
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Canbulat, Ali; Yıldız, Mustafa
Birleşik kelimeler Türkçenin anlam zenginliklerine sahip dil unsurları arasındadır. Birleşik kelimeler çoğu zaman dildeki iki kelimenin bazen de ikiden çok kelimenin bir araya gelmesiyle oluşur. Bu birliktelik genellikle yeni bir sözlükbirime zemin oluşturur. Türkçenin her döneminde mevcut olan birleşik kelimeler Cumhuriyet döneminde bilim kollarının yabancı terimleri Türkçeleştirmek için başvurduğu önemli kelime kalıplarından birisi olagelmiştir. Kelimelerin birleşiminin ötesinde birleşik kelimeler kapsadıkları kavram alanı bakımından büyük öneme sahiptir. Birleşme yoluyla kurulan birleşik kelime farklı bir kavram alanına işaret etmektedir. Birleşik kelimeler sadece yapı olarak değil anlam ve kavram alanı olarak da ilgi çekici boyutlara ulaşmıştır. Birleşik kelimeleri teşkil eden yapılardan bir tanesi de içerisinde sayı bulunduran birleşik kelimelerdir. Türkçede sayılar kelime birleşimlerinde önemli bir rol oynamaktadır. Bir ya da daha çok unsuru sayı olan birleşik kelimeler kavram alanı bakımından dikkat çekici özelliklere sahiptir. Kelime birleşimi ile türetilen birleşik kelimelerde sayılar temel anlamlarını koruyarak oluşan birleşik kelimenin kavram alanına katkıda bulunmuştur. Ancak tespit edilen bulguların önemli bir kısmında sayılar temel anlamlarından sıyrılarak yan ve mecaz anlam bağlamında birleşik kelimenin kavram alanını oluşturmuştur. Çalışmanın amacı TDK Türkçe Sözlük, Kubbealtı Misalli Büyük Türkçe Lügati ve Ötüken Türkçe Sözlük’te yer alan birleşik kelimeler arasında sayılarla kurulan birleşik kelimeleri tespit etmek ve işbu birleşik kelimelerin kavram alanlarını tasnif etmektir. Bu doğrultuda ilgili sözlükler tarama modelinde taranmış ve doküman analizi yöntemiyle irdelenmiştir. Elde edilen veriler sayı ve basamak değeri doğrultusunda artan biçimde sıralanmıştır. Araştırmanın sonucunda tespit edilen sayılarla kurulmuş birleşik kelimeler, Anatomi, Argo, Askerlik, Astroloji, Avcılık, Bahis, Balistik, Bitki Bilimi, Denizcilik, Dil Bilgisi, Dinî- Tasavvufî, Diplomasi, Eğitim, Edebiyat, El Sanatları, Felsefe, Fizik, Gıda, Giyim, Gök Bilimi, Halk Bilimi, Hava Bilgisi, Havacılık, Hayvan Bilimi, İstihbarat, Kimya, Maliye- Ekonomi, Matematik- Geometri, Mitoloji, Mimarlık, Müzik, Otomotiv, Oyun, Ruh Bilimi, Sinema- Tiyatro, Spor, Takı- Mücevherat, Tıp, Toplum Bilimi ve Yer Bilimi başlıkları altında tasnif edilmiştir. Bu kavram alanlarının belirlenmesinde modern bilim kolları esas alınmıştır. Kavram alanlarının isimlendirilmesi uzman görüşleri alınarak yapılmış ve güvenirlik katsayıları hesaplanmıştır. Sayılarla kurulan birleşik kelimeler arasında birleşik fiiller başka bir çalışmanın konusu olacak nitelikte olduğu için bu çalışmada yer verilmemiştir. Çalışmanın sonuçları doğrultusunda birleşik kelimelerin imlası, tespiti ve tahliline ilişkin birtakım önerilere yer verilmiştir.
Öğe
Konservatuvarlarda verilen şan eğitiminde vokoloji dersinin yer almasına ilişkin görüşler
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Işıldar, Cansu; Özaydın, Nilay
Öğretim elemanı görüşleri alınarak vokoloji dersinin konservatuvarlarda şan eğitimi alan öğrencilere verilmesinin gerekliliklerini ortaya çıkarmanın amaçlandığı bu araştırmada araştırma modeli olarak betimsel tarama modeli kullanılmış olup, araştırmanın çalışma grubunu uygun/amaçlı örnekleme yöntemiyle seçilmiş Türkiye’deki Devlet Konservatuvarları Sahne Sanatları Opera Ana sanat Dalı öğretim elemanları oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak 11 sorudan oluşan anket formu kullanılmış, veriler betimsel analiz tekniğiyle çözümlenmiştir. Buna göre oluşturulan 2 ana tema ve her bir temanın altında da alt temalar şeklinde sunulmuştur. Öğretim elemanlarının vokolojinin ders olarak verilmesine ilişkin düşüncelerinin değerlendirildiği birinci temaya ilişkin alt temada vokoloji dersinin alan uzmanı tarafından verilmesi gerektiği, aynı zamanda bu dersin şan eğitmeni eşliğinde verilebileceği ya da verilen bilgilerin şan eğitmeni tarafından desteklenmesi gerektiği ortaya konmuştur. İkinci alt temada öğretim elemanlarının çoğu vokoloji dersinin tüm öğrencilere verilmesiyle ilgili görüş bildirirken katılımcıların yine büyük kısmı ses sorunu yaşayan öğrencilere de verilmesine olumlu yanıt vermiştir. Dolayısıyla bir öğrencinin ses sorunu yaşayıp yaşamaması vokoloji dersinin verilmesi hususunda belirleyici bir unsur olmayıp tüm öğrencilere verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Üçüncü alt temada öğretim elemanları vokoloji dersinin lisans programının hazırlık sınıfında ya da lisans 1 düzeyinde yani verilebilecek en erken zamanda verilmesi gerektiğine ve çoğunlukla haftada 1 ya da 2 saat verilmesine ilişkin görüş bildirmişlerdir. Bir diğer alt temada öğretim elemanları, konservatuvarlarda sesin fizyolojisi, anatomisi, ses hastalıkları ve korunma yöntemleri ile ilişkili, temelde aynı olup farklı isimlerle ve içeriklerle verilen derslerin ‘’Vokoloji Dersi’’ adı altında verilmesiyle ilgili büyük oranda olumlu ifadelerde bulunmuşlardır. İkinci temada vokolojinin bir ders kapsamında müfredata eklenmesinin öğretim elemanları ve öğrencilere katkıları sırasıyla; öğrencilerin ses sağlığı ve korunmasıyla ilgili bilgi sahibi olmaları, eğitim sürecinde verimin artması, öğrencilerin sesin anatomi ve fizyolojisiyle ilgili bilgi sahibi olmaları, öğrencilerin kullandıkları enstrümanı tanımaları, soyut olguların somutlaştırılması, öğrencilerin seslerini bilinçli kullanmaları, öğrencilerin bilimsel bilgi edinmeleri, bilimsel farkındalık sayesinde eğitmenin yükünü hafifletmesi, öğrencilerde solunum ve postürle ilgili farkındalık sağlanması şeklinde alt temalarla ifade edilmiş ve önemli görüşler ortaya konmuştur. Araştırmada, şan eğitimi alan her öğrencinin ses mekanizmasının nasıl çalıştığına dair yeterli bilimsel bilgiye sahip olması gerektiği ve etik ve psikoloji, akustik, anatomi ve fizyoloji disiplinlerinin birleşerek çok disiplinli bir yaklaşımın izlenmesi halinde bu durumun şan eğitimine olumlu etkisi olacağı, bu birkaç disiplinin eğitim sürecinde yer alması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca vokoloji eğitiminin, öğrencilerin ses mekanizmasının çalışma prensibini tam olarak anlamalarına ve bu bilinci performanslarına taşımaları ile de eğitim süreçlerini daha sağlıklı bir şekilde sürdürmelerine katkı sağlayacağı düşünülmektedir. İleride şan eğitimi öğrencilerinin pedagojik vokolojiyi kapsayan disiplinlere ilişkin bilgi seviyelerinin ölçülmesine yönelik araçlar geliştirilmesi önerilmektedir.
Öğe
Sınıfında yabancı uyruklu öğrenci bulunan sınıf öğretmenlerinin başarı motivasyonları mesleki doyumları ve zenofobik davranışları arasındaki ilişki
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Özkaraca, Halil; Yalçın, Ali Fuat
Bu çalışma, sınıflarında yabancı uyruklu öğrenciler bulunan sınıf öğretmenlerinin başarı motivasyonu, mesleki doyum ve zenofobik davranışları arasındaki ilişkiyi incelemeyi amaçlamıştır. Çalışma, Kilis ilinde görev yapan ve sınıflarında yabancı uyruklu öğrencileri bulunan sınıf öğretmenlerinin başarı motivasyonu, mesleki doyumu ve zenofobik davranışları arasındaki ilişkiyi araştırmayı hedeflemiştir. Çalışma verileri toplanmadan önce Necmettin Erbakan Üniversitesi Etik Kurulu'ndan izin alınmıştır. Daha sonra bu izin doğrultusunda Kilis İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nden araştırmanın okullarda sınıf öğretmenlerine uygulanması için araştırma izni alınmıştır. Çalışmaya katılan öğretmenlere araştırma amacı, onam formu ve araştırma izinleri verilmiş ve gönüllü olarak katılan kişilerden veriler toplanmıştır. Çalışma, nicel araştırma yöntemi kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Başarı motivasyonu ölçeği, mesleki doyum ölçeği ve zenofobi ölçeği kullanılarak veriler toplanmıştır. T-testi ve Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) kullanılarak gruplar arasındaki farklar incelenmiş, anlamlı farklılıklar tespit edildiğinde post-hoc analizler gerçekleştirilmiştir. Başarı motivasyonu ve mesleki doyumun zenofobik davranışları yordayıp yordamadığına dair regresyon analizi yapılmıştır. Bu sonuçlara göre, zenofobik davranışların yordanmadığı, başarı motivasyonunun ve zenofobinin mesleki doyumu yordadığı bulunmuştur. Bu analizde, mesleki doyum faktörünün başarı motivasyonu tarafından %27 oranında yordandığı ortaya çıkmıştır. Sonuç olarak, sınıf öğretmenlerinin başarı motivasyonu ve mesleki doyum düzeylerinin zenofobik davranışlar üzerinde etkili olmadığı gösterilmiştir. Ancak, öğretmenlerin bazı demografik özelliklerinin zenofobik davranışlar üzerinde etkili olduğu bulunmuştur. Cinsiyet, medeni durum ve yaş özelliklerine göre zenofobik davranışların artış veya azalış gösterdiği ortaya çıkmıştır. Başarı motivasyonu açısından sınıfındaki yabancı öğrenci oranı ve kıdem yılına göre anlamlı düzeyde farklılık olduğu belirlenmiştir. Mesleki doyum için ise yaş ve mesleki kıdem değişkenlerine göre anlamlı düzeyde farklılık bulunmuştur. Ayrıca, yüksek başarı motivasyonunun öğretmenlerin mesleki doyumunu olumlu yönde etkilediği tespit edilmiştir. Ancak, zenofobik davranışların mesleki doyumu anlamlı düzeyde yordamadığı ortaya çıkmıştır. Ayrıca, Kilis ilinde bulunan sınıf öğretmenleri açısından zenofobik davranışların yüksek düzeyde olduğu saptanmıştır. Bu konuda çeşitli nitel veya nicel araştırmalarla konunun daha fazla incelenmesi bilim açısından yararlı olacaktır.
Öğe
Awareness on 21st century skills two sides of a coin: Prospective teachers of English and teacher trainers of English
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Işık, Nida Nur; Ercan Demirel, Emine Eda
With this study, it is aimed to investigate the 21st century skills awareness levels of prospective teachers of English and teacher trainers of English and to examine the perceptions of participants about their awareness on 21st century skills. This study, which was carried out in a mixed design, was carried out with 63 3rd and 104 4th grades, a total of 167, prospective teachers of English studying in English Language Teaching undergraduate program of Necmettin Erbakan University in Konya in the 2022-2023 academic year, and all (8) teacher trainers of English currently teaching in English Language Teaching department at Necmettin Erbakan University. Quantitative data of the research were used by using the ‘21st Century Skills Efficiency Perceptions Scale for Teacher Candidates’ consisting of three sub-dimensions as ‘Learning and Renewal Skills’, ‘Life and Career Skills’, and ‘Knowledge, Media, and Technology Skills’; qualitative data of the research were collected by using a semi-structured interview including open-ended questions prepared by the researcher by taking and expert opinion in order to validate the quantitative data. Four different focus groups, including five prospective teachers of English in each group, were formed purposely for the interview which was conducted online with 20 prospective teachers of English. Besides, for the interview, which was conducted with teacher trainers of English, 4 teacher trainers of English were randomly selected, and the interviews were conducted online individually. While the quantitative data collected through the scale were analysed through the SPSS 26.0 package program, the qualitative data collected through a semi-structured interview including open-ended questions were analysed using the content analysis method. The results of the study showed that 21st century skills awareness levels of prospective teachers of English were at a moderate level, and there were no significant differences between 21st century skills awareness levels of the prospective teachers of English and gender and monthly income level variables, however, there was a significant difference between 21st century skills awareness levels of the prospective teachers of English and grade levels. That is, the 21st century skills awareness levels of the 4th-grade prospective teachers of English were found to be higher than the 21st century skills awareness levels of the 3rd-grade prospective teachers of English. It was also concluded that 21st century skills awareness levels of teacher trainers of English were at a moderate level.