Necmettin Erbakan Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi

DSpace@Erbakan, Necmettin Erbakan Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve yayınların etkisini artırmak için telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.

 

Güncel Gönderiler

Öğe
Radyoterapi Almış Nazofarenks Kanserli Hastalarda Pd-L1, Pd-1 Ve Ebv Ekspresyonunun Sağkalım Üzerine Etkisinin Araştırılması
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Tıp Fakültesi, 2024) Yılmaz, Tuğba; Kanyılmaz, Gül
Amaç: Baş boyun skuamöz hücreli karsinomu (BBSHK) dâhil birçok malignitede PD-L1 ekpresyonu bildirilmiştir. Ancak BBSHK çalışmalarında genellikle farklı doğası gereği nazofarenks kanseri (NFK) tanılı hastalar dâhil edilmemiştir. Bu sebeple biz NFK tanılı hastalarda Programlanmış ölüm ligandı 1 (PD-L1), Programlı hücre ölümü 1 (PD-1) ve Epstein-Barr virus (EBV) eksresyonunun sağkalım üzerine etkisini incelemeyi amaçladık. Yöntem: Bu tek merkezli, retrospektif çalışmaya Ocak 2010 - Mart 2022 tarihleri arasında küratif radyoterapi almış metastatik olmayan NFK tanılı hasta dahil edildi. PD-L1, PD-1 ve EBV verileri immünohistokimyasal boyanma sonucu elde edildi. Tümör proporsiyon skoru (TPS) ve Kombine pozitif skor (CPS) skorları hesaplandı. Verilerin değerlendirilmesinde bağımsız örneklem t testi, ki kare testi, bağımlı örneklem t testi, tekrarlı ölçümler varyans analizi, ROC analizi, Kaplan Meier analizi ve Cox regresyon analizinden yararlanıldı. Anlamlılık için p<0,05 kabul edildi. Bulgular: Çalışmaya dâhil edilen 60 hastanın %74,1’i EBV negatifti. 29’u PD-L1≥1, 30’u CPS ≥1 ve 36’sında TPS ≥43 olarak saptandı. TPS değeri ≥43 olanlarda (Total sağkalım) GS, (Progresyonsuz sağkalım) PFS ve (Metastazsız sağkalım) MFS ortalaması TPS değeri <43 olanlara göre daha yüksekti (p<0,05). TPS≥43 olanlarda tam cevap oranı TPS<43 olanlara göre tedaviye yanıt cevap daha yüksekti (p<0,05). PD-L1 grupları (<1, ≥1) ve CPS grupları (<1, ≥1) arasında tümör volümü (NF GTV (cm3)) ortalaması bakımından istatistiksel olarak anlamlı derecede bir farklılık bulunmakta idi (p<0,05). PD-L1≥1 olan grup PD-L1<1’e göre ve CPS≥1 olan grup CPS<1’e göre tümör volümü daha yüksek saptanmış idi (p<0,05). Sonuç: Metastatik olmayan NFK’de TPS skoru ile tedavi yanıtı öngörülüp adjuvan tedaviler planlanabilir. Ancak klinik pratiğe geçebilmesi için geniş katılımlı prospektif çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.
Öğe
Akut pankreatit hastalarında serum adma (asimetrik dimetil arjinin) ve SDMA (simetrik dimetil arjinin) düzeyi ile hastalık şiddeti arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Tıp Fakültesi, 2024) Günen, Kübra; Asıl, Mehmet
Amaç: Akut pankreatit (AP) hastaneye yatıĢların en yaygın nedenlerinden olan gastrointestinal hastalıklardan biridir. ADMA ve SDMA NO sentezinin endojen inhibitörleridir ve endotel disfonksiyonu sürecinde rol oynarlar. Ġnflamasyonla seyreden çeĢitli hastalıklarda serum ADMA ve SDMA düzeylerinde değiĢiklikler olduğu bildirilmiĢtir. Bu çalıĢmada AP hastalarında serum ADMA ve SDMA düzeylerinin ölçülmesi ve bu moleküllerin serum düzeylerinin hastalık Ģiddeti ve çeĢitli klinik ve laboratuvar parametreleriyle iliĢkisinin araĢtırılması amaçlanmıĢtır. Gereç ve Yöntem: Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanesine Kasım 2022-Eylül 2023 tarihleri arasında baĢvuran ve akut pankreatit tanısı alan hastalar ve cinsiyet ve yaĢ açısından benzer özellikler taĢıyan sağlıklı kontroller çalıĢma kapsamına alındı. Hastalardan servise ilk yatıĢ anında EDTA‘lı biyokimya tüplerine kan örnekleri alınarak santrifüj edildi. Serumda ADMA ve SDMA düzeyleri kütle spektrometre yöntemiyle çalıĢıldı. Ayrıca hasta ve ve kontrol grubunda NLR, PLR, PIV, MHO, SII, SIRI gibi çeĢitli inflamatuar indeksler hesaplanarak çeĢitlitli klinik ve laboratuar parametrelerinin iliĢkisi incelendi. Bulgular: ÇalıĢmaya 199 AP hastası ve 50 sağlıklı birey dahil edildi. Hastaların ortalama yaĢı 54,19±16,27 yıl ve hastaların %53,8‘i (n=107) kadındı. Akut pankreatit hastalarında ortalama serum ADMA konsantrasyonunun sağlıklı kontroller göre daha düĢük olduğu (p<0,001), ortalama serum SDMA konsantrasyonunun ise hasta ve kontrol grubunda benzer düzeyde olduğu saptandı (p>0,05). PIV, SII indeksi, SIRI indeksi, PLR, NLR ve MO/HDL ölçümlerinin hasta grubunda kontrol grubuna göre anlamlı seviyede daha yüksek olduğu tespit edildi (p<0,001). Ortalama serum SDMA konsantrasyonunun AKI geliĢen AP hastalarında, geliĢmeyenlere kıyasla daha yüksek olduğu görüldü (p=0,003). Sonuç: Bu çalıĢmada ortalama serum ADMA konsantrasyonları AP hastalarında sağlıklı kontrollere göre daha düĢük bulundu. Ortalama serum SDMA konsantrasyonu AP hastalarında ve sağlıklı kontrol grubunda benzer düzeylerdeydi. Hesaplanan PIV, SII indeksi, SIRI indeksi, PLR, NLR ve MO/HDL gibi basit inflamatuar indekslerin AP hasta grubunda kontrol grubuna daha yüksek olduğu görüldü.
Öğe
İslam Hukukunda özelleştirme benzeri uygulamalar
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2024) Sarı, Süleyman; Çeker, Orhan
Özelleştirme, devletin vazife ve işlemlerinin imkân ölçüsünde en aza indirilmesi, özel kesime devredilmesidir. İslam Hukukunda ihyâü'l-mevât, iktâ' ve vakıf müesseseleri gibi konular birer özelleştirme benzeri uygulamalar olmanın yanında, iktisadî canlılık ve kalkınmanın önemli fırsatları olmuşlardır. Ülkenin mamur hâle gelmesindeki yöntemlerden biri olan bu uygulamalar, kişilere şahsi teşebbüs hürriyeti ve ferdî ekonomik refah kazandıran önemli uygulamalardır. Bunlar, günümüzdeki özelleştirme uygulamaları ile birebir örtüşmese de kamu malının imar ve ihya etmeleri için özel kişi ve sektörlere tahsisi, bu varlıkların bazılarına karşılıksız olarak verilmesi bir çeşit özelleştirme olarak değerlendirilebilir. İslam iktisadında devlet, özel teşebbüsleri engellemediği gibi eğitim, teftiş, emniyet, gözetim ve düzenleme görevleriyle onları sürekli üretime teşvik eder. Ekonomide millileşme faaliyetlerinin artırılması için İslam ülkelerinin asli unsuru olan Müslüman girişimciler özellikle teşvik edilmeli ve bunun tüm halk tabanına ulaştırılması hedeflenmelidir. Millî menfaatler gözetilerek, stratejik alanların yabancıların eline geçmemesi için gerekli tedbirlerin alınması gerekir. Devlet tekeline son verme adına, özel sektör tekeline de yol açılmamalıdır. Kur'ân'ın ifadesi ile "zenginler arasında dolaşan" bir servet hâlini almamalıdır. Haksız bir zengin tabakanın oluşmasına meydan verilmemelidir. Sermayeyi tabana yaymak için devlet, vatandaşlarına her türlü kolaylığı sağlamalı ve destek olmalıdır. İşletim hakkının farklı yöntemlerle özel kişi ve sektörlere devri yapılsa da bunların devletin malı olarak kalmasının kamu menfaatine daha uygun olacağı söylenebilir. Bununla birlikte kamu sektörü ile özel sektör bir araya gelerek, sermaye emek ortaklığı (mudarebe), arazi ziraat ve tarım ortaklıkları (muzaraa) gibi birçok şirket kurarak el birliği ile ekonomik kalkınmaya ivme kazandırılabilir.
Öğe
Osmanlı dönemi Arap şairlerinden İbrahim er-Riyâḥî ve şiiri
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2024) Karaöz, Halil İbrahim; Şensoy, Sedat
Bu çalışmada, Osmanlı döneminde Tunus'ta doğmuş ve yaşamış Arap şairlerden İbrahim er-Riyâḥî'nin (1180/1767-1266/1850) hayatı ve şiirleri incelenmiştir. Çalışma, giriş ve üç ana bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde araştırmanın konusu, önemi, problemi, amacı, yöntemi ve şairin yaşamış olduğu dönemde Tunus'un siyasî, sosyal ve kültürel durumu ele alınmıştır. Birinci bölümde er-Riyâḥî'nin hayatı, edebî şahsiyeti ve eserleri incelenmiştir. İkinci bölümde Dîvân'ında bulunan şiirlerin muhtevası tespit edilerek tahliller yapılmıştır. Bu kapsamda medih, mersiye, dinî şiir, ihvâniyyât, tarihlendirme, hiciv, vasf, gazel, fahr ve özür içerikli şiirler örneklendirilmiştir. Söz konusu şiirlerin metinleri ve tercümeleri aktarılmış ve bu şiirlerle ilgili yorumlara yer verilmiştir. Üçüncü bölümde şairin dil ve üslup özellikleri tahlil edilmiştir. Bu kapsamda şiirleri; kaside yapısı, vezin ve kâfiye, cümle tercihleri, beyân üslubu ve edebî sanatların kullanımı açısından incelenmiştir. Sonuç olarak er-Riyâḥî'nin; Arap şiirinin ana muhtevalarını, Osmanlı döneminde ortaya çıkan bazı konuları ve diğer tâlî konuları başarılı bir şekilde şiirlerine yansıttığı tespit edilmiştir. Şiirlerinde dil ve üslup özelliklerini başarılı bir şekilde sergilemiştir.
Öğe
Yahudi, Hıristiyan ve İslam kelamında kadın
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2024) Özketen Çatalkaya, Şerife; Altıntaş, Ramazan
Bu çalışma, kelam düşüncesinde yer alan kadın meselesi ile ilgili ortaya çıkan eleştirilerin objektif bir bakış açısıyla ele alınması ve değerlendirilmesidir. Kadının konumunu ve ona verilen değeri Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam ekseninde incelemektedir. Üç bölümden oluşan çalışmanın birinci bölümünde Yahudi kelamında kadın konusu ele alınmıştır. Ardından Yahudi kelamında kadının sorumluluğu başlığı altında ailedeki konumuna, eğitimi ve çalışmasına, evlenmesi ve boşanma hakkına yer verilmiştir. Yahudi Kelamında cinsiyet-kadın-nübüvvet ve ahiret ilişkisi bağlamında Yahudi kelamında kadın peygamberler konuları incelenmiştir. Yahudi kelamında kadının ahiretteki durumu incelenmiş, eril Tanrı anlayışı ve feminist teoloji meselelerine yer verilmiştir. İkinci bölümünde Hıristiyan kelamında kadın meselesi incelenmiştir. Hıristiyan kelamında kadının sorumluluğu başlığı altında ailedeki konumuna, eğitimi ve çalışmasına, evlenmesi ve boşanma hakkına yer verilmiştir. Hıristiyan kelamında cinsiyet-kadın-nübüvvet ve ahiret ilişkisi kapsamında peygamberlikte cinsiyet, Yeni Ahit'te vahiy ve peygamberlik, kadın peygamberler konularına değinilmiştir. Kadının ahiretteki durumu, Hıristiyan kelamında eril Tanrı anlayışı ve feminist teoloji meseleleri incelenmiştir. Üçüncü bölümde İslam kelamında kadın meselesinde İslam'ın kadınla ilgili ortaya koyduğu temel prensiplere yer verilmiştir. Sünnetullah, fıtratullah ve sıbgatullah çerçevesinde İslam'ın kadına bakışı incelenmiştir. Cinsiyet-kadın-nübüvvet ilişkisi bağlamında İslam kelamında nübüvvette cinsiyet meselesine yer verilmiştir. İslam kelamında kadının sorumluluğu başlığı altında cinsiyet farklılıklarının kaynağı, kadının eğitimi, çalışması, yöneticiliği, evlenmesi, boşanması ve nafaka hakkı incelenmiştir. Kadının din seçimi, özgür irâdesi ve ahiretteki durumuna değinilmiş, İslamî feminizmin imkânı konusuna yer verilmiştir.